FLÖRT ŞİDDETİ VE DİJİTALLEŞME

Şiddet; bir kişiye uygulanan baskı olarak tanımlanabilir. Türlerine baktığımızda; psikolojik, sosyal, ekonomik, dijital, ısrarlı takip ve flörttür. Bu çalışmada ise; birçok şiddet türünü içinde barındıran ‘flört şiddeti’dir. Bir tanıma göre ise flört ilişkisi kapsamındaki herhangi bir cinsel saldırı, fiziksel şiddet, sözel ve duygusal kotu muamele flört şiddeti olarak ele alınabilir.(Ramisetty-Mikler, Goebert, Nishimura & Caetano, 2006).

Flört şiddeti türleri şunlardır; 

1) Fiziksel flört şiddeti: Fiziksel flört şiddeti, bir partnerin diğerinin bedenine kasıtlı olarak zarar vermesidir.

2) Cinsel flört şiddeti: Cinsel flört şiddeti, bir partnerin diğerini cinsel birliktelik veya yakınlık yaşamak için zorlaması, cinsellik konusunda “hayır” ı kabul etmemesidir.

3)Psikolojik flört şiddeti: Psikolojik flört şiddeti, bir partnerin diğerinde korku uyandıracak, kendine olan güvenini ve saygısını zedeleyecek biçimde konuşması ve davranmasıdır.

4) Sosyal flört şiddeti: Sosyal flört şiddeti, bir partnerin diğerinin sosyal ilişkilerini kısıtlaması, kontrol etmesi ve sosyal çevreden soyutlamasıdır.

5) Dijital flört şiddeti: Dijital flört şiddeti, bir partnerin teknolojik araçları diğerini kontrol etmek için kullanması, bu araçlar aracılığıyla tehdit etmesidir.

6) Israrlı takip (Stalking) : Israrlı takip, ayrılmış olunan ya da halen birlikte olunan partnerin diğerini sürekli izlemesi ve takip etmesidir. Takip davranışı, korku uyandırmayı, gözdağı vermeyi ve güvencesiz hissettirmeyi hedeflemektedir. (http://bianet.org/bianet/kadin/171508-flortsiddeti-nedir)

Dijital Platformlar ve Şiddet

Teknolojinin gelişmesi; dijital platformların, sosyal medyanın gelişimini ve oluşumunu da beraberinde getirmiştir.  Flört şiddeti, dijitale de taşınmıştır. Güven duygusundan kaynaklı, ilişki esnasında paylaşılan görseller, ilişki esnasında veya sonrasında kişilerin özel fotoğraflarının sosyal medyada paylaşıldığı görülmektedir. Paylaşılmasa bile, paylaşılma tehdidi ile insanlar çıkarlar doğrultusunda tehdit edilerek, karşı tarafın istediği gibi davranmaya zorlanmaktadır.  Kişi tarafından asıl tehdit unsuru ise; internet üzerinden paylaşılan bir şeyin silinse bile kalmasıdır. Bir diğer tehdit unsuru ise; paylaşılan görüntülerin kiminle paylaşılacağı, nerede kullanılacağı, ne amaçla sunulduğu gibi belirsiz sorular ve kitlelerin olmasıdır.

Sosyal medya ile değişen flört şiddeti boyutu bunu seyirlik olarak yapılmasıdır. Öncesinde şiddeti; dizilerde yani televizyonda izlemek bununla karşılaşmak normal karşılanmakta idi. Fakat günümüzde bu Instagram, Twitter, Tiktok’a taşınmıştır. Partnerlerden birinin aralarındaki konuşmayı kendi hesabında yayınlaması, alınan hediyeler ile çekilen ‘story’ler sayesinde bir performans icra edilmektedir. Çok mutluymuş gibi, hiç sorun yokmuş gibi, zenginmiş gibi, romantikmiş gibi… Bunları tüketen kitlelerin de bu tarz beklentiye girmeleri ve partnerlerine karşı gerçekçi olmayan beklentiler içine girmelerine sebebiyet vermektedir.  Bu da sorunlu ve mutsuz ilişkilerin doğuşunun dijital bağlantılarından biridir.

Şiddet uygulayanların profillerine bakıldığında çoğunluğun erkek olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu şiddetten en çok zarar gören ise, kadınlardır. Şiddet için paylaşılan özel görsellerde, ifşalanan mesajlarda bile suçlanan kadındır. Erkeğin yaptığı, ataerkil toplum düzeni içinde her zaman ve her koşulda meşru bir zemine oturtulmuştur. Kadının yaptıkları ise; namussuzluk, ahlaksızlık, ‘kuyruk sallamak’ olarak nitelendirilmekte ve her zaman suçlu konumda kalması sağlanmaktadır. Bu meşru zemine oturma ve suçlama eylemlerinin arkasında toplum ve ‘commen sense’lerin olduğu açıktır. Toplum düzeninde yer alan hâkim eril bakıştır.  Bu da yapılan eylemlerin kadın erkek fark etmeden, eril bakış perspektifi ile yorumlandığını göstermektedir. Toplumsal cinsiyet rolleri kadın ve erkek cinsine ödevler atar. Kadının ödevleri; evinde olması, yemek yapması, çocuk yapması, çocuk bakması, erkeğe hizmet etmesi, cinselliğini gizli yaşaması, kamusal alanda fazla yer almaması, düşüncelerini ifade etmemesini getirir. Sosyal medya ise; kadının yaptığı işleri sergilemesi, yeni iş alanları bulması, yeni bilgiler paylaşması, yeni bir şeyler öğrenmesi, yeni çevre kurması, gizli saklı tuttuğu şeyler hakkında bilgi ve fikir sahibi olmasını olanaklı kılmaktadır.

Dijitale yansıyan bir başka flört şiddeti ise;

Ayrılık olduktan sonra ısrarlı bir şekilde takiptir. İlişki içinde de; partnerinin kiminle, ne konuştuğunun, nerede olduğunun izinsiz, rıza, istek olmadan yapılması, bilinmek istenmesidir. Bu medya ve toplum yüzünden “seven erkek/kadın kıskanır” şeklinde romantize edilmiştir. Oysa bu yapılan şiddetten başka bir şey değildir. İlişki içinde olsalar bile insanların özel ve mahrem anları olmalıdır. İlişkideki madalyonun bir yüzü sevgi, diğer yüzü ise saygıdan oluşmaktadır.

İnternet ve birlikte getirdiği sosyal mecralar bireylere iletişime geçilecek insan sayısının fazlalığı flörtöz ilişkiler için kolaylık kazandırmıştır. Sanal âlemin sunduğu bu imkânlar flört ilişkilerin fiziksel mekânlardan sanal mekanlara geçişinde önemli bir rol oynamıştır. Flörtü başlatan ve oluşmasına ön ayak olan bu etkileşim türü, kişilerin birbiri ile kurdukları sözsüz iletişimdir. Bakışlar, jestler ve mimikler ve bedensel hareketler sanal dünyada yoktur. Sanal dünyada ilgi çekici kullanıcı isimleri, metin ile kurulan iletişimin efektifliği veya oluşturulan profillerdeki bilgilerin etkileyiciliği flört iletişimin kıvılcımlarını oluşturabilir.

Sanal âlemlerde anonimlik ve anonim olabilme bireylerin burada sorumluluk ve baskı hissetmeden daha rahat bir şekilde flört edebilmelerini sağlar. Siber uzamda zaman ve mekânın ortadan kalkması burada bireylerin her an ve her saniye iletişimde olabilmelerine olanak sağlamaktadır. Tabii bu anonimlik konusu güvensizlik de oluşturabilir. Kişisel göremedikleri ve doğruluğundan emin olmadıkları kişiler ile ilgili güvensizliğe kapılabilirler. Bu bağlamda da dikkat etmeleri gereken hususlar vardır. İnsan gerçek hayatta var olma yetisini gerçekleştirirken bunu sosyal mecralara da yansıtabilir. Gündelik hayatta yaşadığımız ve şahit olduğumuz şeylerin bir kopyalarını sosyal mecralarda görebiliriz. Ne de olsa sosyal mecraları kullana, üreten ve değiştiren yine insanoğlunun kendisidir. Dolayısıyla gerçek hayattaki şiddet ne kadar gerçekse siber âlemdeki şiddet de o kadar gerçektir.

Bireyler duygusal ilişkilerde(sözde) kadın ve erkek rollerini kusursuz bir şekilde gerçekleştirmek isterler. Toplumsal tabular olan ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yapı taşlarından biri olan erkeğin kadından üstünlüğü meselesi duygusal ilişkilerde de varlığını sürdürür. Günümüzde bu sosyal mecralarda yaşanan duygusal ilişkilere kadar gelir. Genel olarak erkek tarafından üretilen toxic ve şiddet içerikli kıskançlık sosyal mecralarda flört şiddetinde bir sorun haline gelmiştir. Bireyler erkek kadın fark etmeksizin bu konuda birbirlerine karşı güvensiz olduklarından toxic bir kıskançlık döngüsüne girerler ve birbirlerine psikolojik şiddet uygulayabilirler. Günümüzde sık rastlanır olan bu sorun sadece bununla kalmaz. Sosyal medya mecralarında yürütülmeye çalışılan flört ilişkilerinde bireylerin birbirlerine güvendikten sonra birbirleriyle paylaştıkları özel konuşmalar, fotoğraflar veya videolar tehlikeli bir silah haline gelebilir. Flört dönemi sonlandıktan sonra veya ilişkide birinin herhangi bir konuda memnun olmadığı bir durum gerçekleştiğinde bu özel konuşmalar, fotoğraflar veya videolar sosyal mecralarda yayılma tehdidi ile karşı karşıya kalır. Bireyler birbirlerine bu tarz bir davranışta bulunması kesinlikle flört şiddetidir. Bu şiddetin sosyal mecralara taşınması ise bu tarz durumlarda gerçekleşir. Bazen durum sadece psikolojik şiddet olmaktan çıkar ve internet dünyasının bilginin şeffaf bir şekilde dolaşımda olması özelliği ile fiziksel şiddete kadar dönüşebilir ki bunun örneklerini de görürüz.

Özet

Kısaca flört şiddetinin gerçek hayattaki varlığı sosyal mecralara taşındığında pek de değişmez. Hatta sosyal medyada bunu yapmak daha kolay gibi görünebilir. Bu konuda ise bireylerin her zaman için bilinçli olması ve kendini koruma altına almayı bilmesi gerekir. Aynı zamanda bu konuda sivil toplum kuruluşlarının veya eğitim konferanslarının harekete geçmesi de önemlidir. Çünkü internet ve sosyal medya yeni bir şiddet alanı doğurmuştur ve yeni şiddet alanında bilgi eksikleri de mevcuttur. Bu bağlamda bu konuda bilgili ve ilgili kişilerin bu şiddet içerisinde olan insanlara ulaşması ve bu kişilere bu durumdan nasıl kurtulacakları ile ilgili bilgiler vermesi gerekmektedir.

KAYNAKÇA

Proaktif Psikoloji “ Şiddet Nedir? Şiddet Türleri Nelerdir?”. Erişim: 26.05.2020 https://proaktifpsikoloji.com/siddet-nedir-siddet-turleri-nelerdir/

BALDAN, G. A., & Nalan, A. K. I. Ş. (2017). Flört şiddeti. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 43(1), 41-44.

Fidan, F., & Yeşil, Y. (2018). Nedenleri ve sonuçları itibariyle flört şiddeti. Balkan ve yakın doğu sosyal bilimler dergisi, 4(1), 16-24.

Ramisetty-Mikler, S., Goebert, D., Nishimura, S., Caetano, R. (2006). Dating violence victimization: associated drinking and sexual risk behaviors od asian, native hawaiian and caucasian high school students in hawaii. Journal of School Health, 76 (8), 423- 429.

http://bianet.org/bianet/kadin/171508-flort-siddetinedir,08.02.2017.

Bu içeriğin her türlü sorumluluğu ve hakları, yazar(lar)ına aittir.
Bu içerik, Temsil.org editör ekibinin ve bu sitedeki diğer içerik üreticilerinin görüşlerini yansıtmaz.