Kuzey Afrika’nın en büyüleyici ülkelerinden biri olan Tunus, sadece tarihi, mimarisi ve kültürüyle değil, aynı zamanda her şeyiyle etkileyici bir destinasyon. Bu yaz, gönüllü İngilizce öğretmenliği amacıyla ziyaret ettiğim bu ülkede, birçok önemli noktayı keşfetme fırsatı buldum. Medeniyetlerin beşiği olan ve zengin bir geçmişe sahip Tunus’un özellikle görülmesi gereken yerlerini sizler için derledim.

SOUSSE 

Benim bir buçuk aylığına evim olan bu şehir denizin hemen yanı başında. Şehir Akdeniz kıyısında Hammamet körfezinde yer alır. Tunus’un en büyük ikinci şehridir. Bu yüzden tarihin başından beri işgallere açık olmuştur. Bu yüzden Sousse’nin en önemli mimarilerinden biri olan 8. yüzyılda inşa edilmiş Sousse Ribat’ı yani Sousse kışlası Hıristiyanlara ve Normanlara karşı savunma da  kullanılmıştır. Sousse şehrinde ilk yerleşim merkezi olan Medine’nin sahile yakın yönünde bulunmaktadır.

Doğu tarafı sonradan Osmanlı döneminde medreseye çevrilmiştir. Ribat’ın ilginç özelliklerinden biri Ortaçağ, Antik Yunan ve İslam mimarisini bir arada görebiliyor oluşunuzdur. Ribat’ın bulunduğu mahalle en eski yerleşim yerlerinden biri olan Medina’dır. UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Medina şehri ve kültürü anlamak açısından önemlidir.

Ayrıca Ribat’ın hemen karşısında yer alan Sousse Ulu Camii çok önemli bir yapıdır. Cami, Ağlebî döneminde MS 851 yılında I. Muhammed bin el-Ağleb tarafından inşa edilmiş olup tarihi kent merkezinde yer almaktadır. Erken İslam döneminde Ağlebîler mimarisinin önemli bir anıtıdır. Merkezi önemli yapılarla ve kültürle bezeli bu şehir gelenekselliğinin yanı sıra plajları ve gece hayatı gibi turistik aktiviteleriyle yaz dönemlerinde turistlerin ilgi odağı oluyor.

SOUSSE ULU CAMİ

Ayrıca Medina’nın hemen yanında bulunan Arkeoloji müzesini gezmnizi öneririm. Dünyanın ikinci en büyük mozaik koleksiyonunu barındıran bu müze dünya tarihini ve kültürünü anlamak açısından da oldukça önemlidir.

EL JEM

El Jem, Amfitiyatrosuyla ön plana çıkan Tunus’un güneyinde yer alan denize kıyısı olmayan küçük bir köy. Kuzey Afrika’nın en büyük kolezyumunun etkileyici kalıntıları, 35.000 seyirci kapasiteli devasa bir amfitiyatro. Bu 3. yüzyıldan kalma anıt, Roma İmparatorluğu’nun ihtişamını ve boyutunu göstermektedir. El Jem Amfitiyatrosu, göz kamaştırıcı bir Roma mimarisi örneği olarak öne çıkıyor, özellikle de Afrika’da düzenlenen etkinlikler için özel olarak inşa edilmiş anıtlar arasında. Bu olağanüstü yapı, Tunus’un merkezindeki geniş bir ovada konumlanmış olup tamamen taş bloklardan, sağlam ve temelsiz bir şekilde inşa edilmiştir.

EL JEM KOLEZYUMU

Roma Kolezyumu’nu örnek almasa da, Flavyan tarzının etkisi barizdir. El Jem Amfitiyatrosu, boyutları (büyük ekseni 148 metre, küçük ekseni 122 metre) ve tahmini 35.000 seyirci kapasitesi ile dünyanın en büyük amfitiyatrolarından biri olarak öne çıkar. Cephesi, üç seviyeli pasajlarıyla Korint veya kompozit tarzda şekillenmiştir. Anıtın iç kısmında, katmanlı oturma düzenini destekleyen altyapının büyük bir kısmı sağlam olarak korunmuştur. Podyum duvarları, arena ve yer altı geçitleri neredeyse ilk günkü gibi durmaktadır. MS 238 civarında inşa edilen bu mimari şaheser, Roma’nın Afrika’daki tarihinde önemli bir döneme ışık tutar. Aynı zamanda El Jem Amfitiyatrosu, küçük bir şehir olan Thysdrus’un (şimdiki El Jem) Roma İmparatorluğu dönemindeki zenginliğine de tanıklık etmektedir. Eğer yolunuz bir gün El Jem’e düşerse mutlaka yerel lezzetlerinden biri olan kaftejiyi denemeden geçmeyin. Kızartılmış sebzeler ve yumurta ile yapılan bu yemek oldukça lezzetli.

EL JEM AMFİ TİYATROSU

KAYRAVAN

Kayravan, Tunus’un en eski şehirlerinden biri olup, İslam’ın erken dönemlerinde büyük bir öneme sahiptir. Şehir, tarih boyunca İslam medeniyetinin kültürel, dini ve bilimsel merkezlerinden biri olmuştur. UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne dahil edilen Kayravan, ziyaretçilere zengin bir tarih ve kültür deneyimi sunmaktadır.

Büyük Cami (Great Mosque)

Kayravan’ın en önemli dini yapısıdır. Cami, 9. yüzyılda inşa edilmiştir ve İslam mimarisinin önemli bir örneğidir. Caminin içinde, orijinal halini koruyan büyük bir avlu ve minaresi bulunmaktadır.

Zaouia Sidi Sahab

Kayravan’daki önemli dini yapılarından biridir. Sahabe Sidi Sahab’ın türbesi, öğrencileri ve dini liderleri tarafından ziyaret edilmektedir. Bu alan, dini bir merkez olmanın yanı sıra ziyaretçilere manevi bir deneyim sunmaktadır.

KAYRAVAN ULU CAMİ

Ağa Kebir Cami (Mosque of the Three Doors)

Kayravan’ın diğer önemli camilerinden biridir. İki katlı olan cami, farklı mimari özellikleri ve üç ana kapısıyla dikkat çeker. Cami, tarihi ve dini öneme sahip bir alan olarak ziyaretçilere açıktır.

Sidi Amor Abbasi Müzesi

Kayravan’da bulunan müze, İslam sanatı ve tarihine odaklanmaktadır. Müze, el yazmaları, seramikler, tekstiller ve diğer sanat eserlerini içeren zengin bir koleksiyona ev sahipliği yapmaktadır.

AĞA KEBİR CAMİ

Kayravan Duvarları

Şehri çevreleyen antik duvarlar, tarihi dokuyu korumaktadır. Bu duvarlar, şehrin savunma amacıyla inşa edilmiş olup günümüze kadar kısmen korunmuştur.

ZAOUİA SİDİ SAHAB CAMİ

Ayrıca Bursa’nın kardeş şehridir ve Sousse Ribat’ı gibi Antik Yunan ve İslam mimarisinin karışımından oluşur.

KARTACA KALINTILARI

Tunus’un başkenti Tunis’te, Kartaca bölgesinde bulunan Fenikeliler tarafından kurulan Kartaca, Tunus Körfezi’ni ve çevresindeki düzlüğü hakim bir tepe üzerinde bulunan geniş bir arkeolojik alanı ifade eder. Antik Çağ’da, Afrika’da Pön Uygarlığı’nın başkenti ve Roma’nın Africa eyaletinin merkezi olarak Kartaca büyük bir ticaret imparatorluğu olmuştur. Uzun Pön Savaşları sırasında Kartaca, Roma’ya ait toprakları işgal etmiş ancak M.S. 146’da tamamen yok edilmiştir. Şehir, Romalılar tarafından antik kalıntıların üzerine yeniden inşa edilmiştir.

KARTACA KALINTILARI (HAMAM)

Bu metropol ve limanları, birçok kültürün karıştığı, yayıldığı ve geliştiği olağanüstü bir yer olmuştur. M.Ö. 9. yüzyılda Elyssa-Dido tarafından kurulan Kartaca, efsanevi figürlerle zenginleşmiştir, Hannibal gibi savaş dehası, denizci-kaşif Hannon ve ünlü agronomist Magon gibi. Kartaca, tarihi ve edebi önemiyle evrensel hayal gücünü daima beslemiştir.

KARTACA KALINTILARI

Mülkiyet, Pön, Roma, Vandal, Paleokristiyan ve Arap izlerini içermekte olup Byrsa akropolü, Pön limanları, Pön topheti, tiyatro, amfi tiyatro, sirk, bazilikalar ve Antonin hamamları gibi ana bileşenleri içermektedir. Seferden gelen yolcular da ayrıca şehre girmeden önce bu hamamda hastalık yaymamak adına yıkanıyorlardı. Hatta askerler onları yıkanmadan şehre girmesinler diye denetliyorlardı.

KARTACA KALINTILARI HAMAM’IN YERİNDE BULUNAN BİR MOZAİK

Bu eşsiz tarihe tanıklık etmenizi ve Kuzey Afrika’nın en güzel ülkesi olan Tunus’u gezmenizi öneririm.

KAYNAKÇA

Bu içeriğin her türlü sorumluluğu ve hakları, yazar(lar)ına aittir.
Bu içerik, Temsil.org editör ekibinin ve bu sitedeki diğer içerik üreticilerinin görüşlerini yansıtmaz.